2008 yılında ilk defa Tayland’a gittiğimde pasaport kontrolündeki tabelada böyle yazıyordu, gülümsemeler ülkesine hoş geldiniz.
Şirketim, Tayland voleybol federasyonu ile stratejik ortaklığa gitmiş, 2007 yılında ikinci ligdeki Konya Ereğli’ye gelen oyuncuları Şişlispor’a ve Gazi’ye gelen oyuncular izlemişti. 2008 Nisan ayında Tayland milli takımı, Marmaris Belediyesi’nin daveti ile turistik beldemizde kamp yapmıştı. Takip eden yıllarda da bu oyuncular İsviçre ve Azerbaycan liglerinde boy göstermişlerdi. Projenin hedefi Asya voleyboluna alışkın olan oyuncuları Avrupa voleybolu ile harmanlamaktı. Sonuçta Tayland milli takımı 2017 yılına kadar iki kere Asya Şampiyonluğunu kazandı ki bu gerçekten tarihi başarılar idi. Bunun yanında da meşhur Japonya-Sırbistan maçıyla kaybettikleri Olimpiyat hakkı var. Dünya voleybolunda da saygın bir noktaya geldiler. Oyuncularda milli takım başarısına paralel ilk imzaladıkları kontratların kat be kat fazlasına yeni kontratlar imzaladılar.
Bu hikayeyi neden anlattım, milli takımımızda yeniden yapılanma sürecinde. Grand Prix maçlarında hem bireysel olarak hem takım olarak inişli çıkışlı grafik sergileselerde ilerisi için fazlasıyla umut verdiler. Açıkcası Avrupa Şampiyonasında ilk dört içinde olmamız bana göre sürpriz olmaz.
Giovanni Guidetti’nin soyunma odası dışında kendi oyuncusunu eleştirdiğine bugüne kadar şahit olmadım. Bu yüzdende Grand Prix sürecindeki olumsuz görüntüyü üstüne alması beni şaşırtmadı. Hatalardan kastı taktik mi kadro seçim hatası mı bunu bize zaman gösterecek. Bu arada şahsi fikrim 2018’den itibaren Giovanni’nin sadece milli takımı çalıştırmasıdır. Onunda her sporcu gibi dinlenmeye vakti olmalıdır.
Günün sözü ile de yazıma son vermek istiyorum;
Asla aptal insanlarla tartışmayın; sizi kendi seviyelerine indirip tecrübeleriyle yenerler.” Mark Twain
