ŞAMPİYONLAR Kupası, Kupa Voley ve Venus Sultanlar Ligi… VakıfBank bu sezon mücadele ettiği 3 kulvarda da şampiyonluğa uzandı. Şimdi sırada hafta sonu Romanya’nın Bükreş şehrinde oynanacak Şampiyonlar Ligi Final-Four’u var. Bu zorlu organizasyon öncesi ‘Ligin En İyi Liberosu’ seçilen Gizem Örge Güner, VATAN’a özel açıklamalarda bulundu:
“Bu sezon yola çıkarken takım olarak bütün kupaları kazanmaktı ana hedefimiz. Bunun yüzde 75’ini tamamladık diyebiliriz 3. kupayla. Şimdiden 3’ünü aldığımız için çok mutluyuz. Hedeflerimizi tamamlamaya sadece bir kupa kaldı. Gözümüzü Şampiyonlar Ligi kupasına dikmiş durumdayız şu anda.
GEÇEN sezon Şampiyonlar Ligi Finali’nde oynadığımız Imoco Conegliano ile bu kez yarı finalde karşılaşacağız. İyi bir takım, çabuk oynuyorlar. Aslında bizim bugüne kadar karşılaştığımız takımlardan daha farklı bir oyun stilleri var. O yüzden özel hazırlanmamız gerekiyor, blok ve defans sistemi olarak. Biz de buna göre hazırlanıyoruz zaten şu anda. Bütün konsantrasyonumuz artık Şampiyonlar Ligi için. 4 kupa hedefimiz için yarı finalde Imoco Conegliano’yu geçip 2 Türk takımının final oynamasını diliyorum.
BENCE bu sene ilk kez Türk finali olacak Şampiyonlar Ligi finalinde. Gönlümden geçen de bu. Sonuç olarak da Türkiye’de herkesin mutlu omasını istiyorum.”
‘Doğum günümde hem kupa hem ödül’
GİZEM, “VakıfBank’a geldiğim ilk zamanlara bireysel ödülü daha çok önemsiyordum. Ama şu an benim için daha önemli olan kupayı almak. Çünkü 3 kere finallerde kaybeden taraf olarak ‘En iyi libero’ ödülünü aldım ve bunun hiçbir öneminin olmadığını fark ettim. Mutluluk vermedi. Aslında final serisinde hiç düşünmedim bile ‘En iyi libero’ olur muyum diye. Aldığım için tabii ki mutluyum. Ayrıca doğum günümde hem kupa hem de en iyi libero ödülü geldiği için mutluyum” dedi.
‘Milli değişim önümüzdeki süreçte iyi olacak’
25 yaşındaki libero, milli takımla ilgili, “Milli takım açısından gelecek sezonlar adına iyi olacağını biliyorum. Bu sezon baya bir gençleştirme oldu çünkü. Oyuncular olarak da çok fazla şans bulacağız” dedi.
‘Gözlerinden ateş çıkıyordu’
GİZEM, “VakıfBank ruhu olarak biz asla pes etmemekten yanayız, etmiyoruz da. Bu yüzden final serisinde 2-1 geriye düştükten sonra bu hikayenin böyle bitmesini istemedik. Biz suyun altında yaşam çabası veriyormuşçasına son 2 maça hazırlandık pskilojik olarak. Elimizden geleni yapıp, o sahadan pişman olarak ayrılmayacağız dedik. 2 maçımızü da bu duygularla geçti. Tüm takım yüreğini ortaya koyunca da sonuç böyle oldu.
10 günde üst seviyede 5 maç yaptık, kolay olmadı. Son 2 karşılaşmada gençlerin oynamasından dolayı enerji farklı oldu. Ben sahada bunu hissettim. Gözlerinin içine baktığım zaman takım arkadaşlarımın gözlerinden adeta ateş çıkıyordu” dedi.
‘6’da 6 çok önemli değil’
GİZEM, “Bu sene G.Saray’a karşı belki 6’da 6 yaptık ama final psikolojisi çok farklı oluyor. Ligde yenmekle Şampiyonlar Ligi Finali’nde karşılaşmak açısından çok fazla fark var. Telafisi olmayan maçlar oynanacağından, daha önceki maçlar çok önemli değil. Daha önce bir takımı 100 kere yenebilirsin ama 1 maç üzerinden oynanacak finalde onlar sizi yenebilir. Hayırlısını diliyorum” dedi.
Murat Yücekök
