Filenin Sultanları’nın tecrübeli orta oyuncusu Eda Erdem Dündar, Women’s Fitness Türkiye için özel açıklamalarda bulundu. Erdem, voleybol kariyeri ve destekçilerinden bahsetti.
Eda Erdem’in maç ritüeli nasıl?
Kaptan Eda Erdem Dündar yeni açıklamalarında önemli maçlar öncesinde kendisini nasıl rahatlattığını şu sözlerle açıkladı: “Maç günü ritüellerim oldukça basittir. Enerjimi yükselten ve beni sahada gördüğünüz o hırslı moda sokan şarkılarımı dinler, makyajımı yapar odadan çıkarım. Fiziksel ve taktiksel olarak yeterince hazırlanıyoruz bu yüzden kayda değer bir stres olmuyor. Fakat sahaya çıkarken içimde hala voleybola başladığım ilk günün heyecanı beliriyor. Başımı kaldırıp tribünlere baktığımda, ailem Fenerbahçe’de de milli takımda da nereye gidersek gidelim salonları bizim evimiz haline getiren taraftarlarımızla göz göze geliyoruz. O an içime ‘hadi başlayalım ve buradan hep birlikte mutlu ayrılalım’ duygusu yerleşiyor. İlk düdükten itibaren de hayatta en iyi yaptığım ve en çok keyif aldığım şeyi yapmaya başlıyorum.”
‘Her idmanın, her maçın, her turnuvanın tadını çıkartıyorum’
Eda Erdem Dündar kariyerinde motivasyonun voleybola duyduğu sevgi olduğunu “Voleybolu çok seviyorum. Kariyerim boyunca hiçbir zaman uzaklaşmak istemedim. Hayatta yapmaktan en çok keyif aldığım şeyi mesleğim olarak icra edebildiğim için her zaman şükrettim. Sahip olduğum hayatı da voleybola borçluyum. Kariyerim boyunca bu bilinçle yaşadığım için motivasyonum her zaman üst düzeyde; her idmanın, her maçın, her turnuvanın tadını çıkartıyorum.” diyerek belirtti.
‘Voleybol ile tanışmam ise tamamen tesadüf eseri oldu’
Tecrübeli voleybolcu Erdem, voleybol kariyerinin nasıl başladığını anlatırken şunları söyledi: “Spor küçük yaştan itibaren hayatımdaydı. Mahallede her fırsatta futbol oynardım. Voleybol ile tanışmam ise tamamen tesadüf eseri oldu. Okullarda tarama yapmaya gelen ilk antrenörüm İsmail Şahin ile tanışmamızla birlikte hayatıma girdi. İlk idmanda büyüsüne kapıldım diyebilirim. İsmail abi ve rahmetli Cengiz Göllü hocalarımın bende emekleri çoktur. Benimle az uğraşmadılar. O gün bugündür aynı keyif ve istekle oynamaya devam ediyorum.”
