Voleybol Plus

7’den 70’e Anıtkabir’de

Faruk Eczacıbaşı başkanlığında, Atatürk’ün kabrini ziyaret eden kadın voleybolcular duygu dolu anlar yaşadı.

Eczacıbaşı VitrA sporcuları 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde çok anlamlı bir etkinlik için buluştu. 1968 yılından itibaren kupaları tek tek toplayan ve 1980’de Avrupa’da kazandığı ikincilikle bir ilki başaran sporcular başta olmak üzere, genç yeteneklerin de bulunduğu dev kafile IOC tarafından 2018’de alınan ‘Dünya Ödülü’nü Anıtkabir’e götürdü.

Dile kolay… 1968 yılında macerasına başlayan ve sayısız kupa alan Eczacıbaşı VitrA Kadın Voleybol Takımı, Ankara’da çok özel bir gün yaşadı. Kulüp başkanı Faruk Eczacıbaşı, 8 Mart Kadınlar Günü öncesinde hem voleybolu bırakmış yıldızların, hem şu anki oyuncuların hem de geleceğin yıldızlarının Başkent’te unutulmaz anlara tanıklık etmesini sağladı.

Bu buluşmayı özel kılan ise Faruk Ecacıbaşı’nın tanımıyla 7’den 70’e bütün takımın orada olmasıydı. Aslında bu buluşmanın temelleri 5 Ekim 2018’de atıldı. Eczacıbaşı Spor Kulübü, kadın voleybolunda dünyanın öncü kulüplerinden olması, binlerce genç kıza voleybol oynama imkanı sunması ve kadınların spordaki varlığını artırmaya yönelik çalışmaları nedeniyle, Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin ‘Dünya Ödülü’ne layık görüldü. IOC tarafından 18 yıldır verilen ödülü ilk kez Türkiye’den bir aday kazanırken, kulüp olarak dünyada bu ödülün ilk sahibi de Eczacıbaşı olmuştu.

UNUTULMAZ BİR GÜN

Belki de müzenin en anlamlı yerinde duran bu ödülle Eczacıbaşı, Atatürk’ün 100. doğum yılının kutlandığı 1980’de Avrupa İkinciliği’ne erişerek, Türk sporunun uluslararası alanda sesini duyuran ve ‘Atatürk’ün Kızları’ ilan edilen isimleri, şu anda başarıdan başarıya koşan Türk voleybolcuları ve gelecek nesilde kupa kaldıracak genç yıldızlarını Anıtkabir’e götürdü.

Bu önemli gün ilk olarak 1980’de o başarıyı yaşayan isimlerin o dönemde fotoğraf çektirdikleri Aslanlı Yol’un başında tekrar bir araya gelmesiyle start aldı. Ardından toplanan kafile hep beraber yürüyerek Atatürk’ün mozolesine çiçek bıraktıktan sonra saygı duruşunda bulundu. Son olarak ise Faruk Eczacıbaşı, Atatürk’ün anı defterine yazısını yazdı.
Ardından Anıtkabir’de fotoğraf çektiren kafile duygu dolu anlar yaşarken, başta Faruk Eczacıbaşı olmak üzere 7’den 70’e Eczacıbaşı’nı oluşturan isimler unutulmaz bir güne tanıklık etti.

‘OYUNCULARIMIZ İDOL OLARAK GÖRÜLÜYOR’

Turuncu-beyazlı kulübün patronu, Eczacıbaşı Vitra’nın bugünkü takımın durumunu da değerlendirdi. Yeni dönemle birlikte kulübe büyük yatırımlar yaptıklarını belirten Faruk Eczacıbaşı, “Hem başarı gelmesi için büyük ücretlerle kurulan kadro hem de altyapı beraber ilerlemeli. Tabii ki başarı için bazı şeyleri yerine getirmeniz gerekiyor. Ama biz altyapıyı da boşlamıyoruz. En önem verdiğimiz şeylerin başında Türkiye’de değerli oyuncular yetiştirmek yer alıyor” dedi.
Voleybola yatırılan paranın geri dönüşünün futboldan daha önemli olduğunu da sözlerine ekleyen Eczacıbaşı, “Türkiye’de kadınlar için voleybol bir numaralı spor. İlgi her geçen gün artıyor. Bu başarının örnek alınmasından kaynaklanıyor. Anadolu’da bir maça gittiğimizde bizim kızlarımız bir idol olarak görülüyor. Baktığınız zaman şu da bir gerçek voleybolda verdiğiniz paraların karşılığını fazlasıyla alıyorsunuz. Futbolda bu böyle değil” ifadelerini kullandı.

‘KADINA VERDİĞİMİZ DEĞER TESCİLLENDİ’

Eczacıbaşı, sporun sadece sonuçlarla ölçülmeyeceğini vurgularken, “Senede 3 bine yakın çocuk yetiştiriyoruz. Kadına verdiğimiz değeri IOC tescilledi. Biz de ödülü Atamız’a borcumuz olarak getirdik” dedi.

Anıtkabir gezisi öncesi Milliyet’e konuşan Eczacıbaşı VitrA Başkanı Faruk Eczacıbaşı, her dönemde en iyisini yapmak için çalıştıklarını söyledi.

Tarifsiz duygular içinde bulunduğunu belirten Eczacıbaşı, “Hep en iyisini istedik. Hem geçmiş dönemdeki oyuncularımız, hem şimdiki oyuncularımız hem de gelecek nesilde bizi başarılara taşıyacak isimlerimiz bunu gösteriyor” dedi.
Turuncu-beyazlı takımın patronu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gelinen noktada beni en çok sevindiren şey her zaman en iyisini yapma isteğimizi biz kanıtladık. Hem de kupalardan çok daha öte bir başarıyla. Senede 3 bine yakın çocuk yetiştiriyoruz, onların spora adım atmasını sağlıyoruz. Bunu bir proje haline getirdiğimiz için ‘Dünya Ödülü’nü aldık. Bir kulüp olarak bir ilki başardık. Eczacıbaşı’nın kadına verdiği değeri Dünya Olimpiyat Komitesi tescilledi. Bu aldığımız ödülü de Atamız’a bizim borcumuz olarak hep beraber Anıtkabir’e götürme kararı aldık.”

Ödülün anlamının çok büyük olduğunu vurgulayan Faruk Eczacıbaşı, “Bizim için spor sadece maçlardan ve kupalardan oluşmuyor. Kadınların kimliğini kazanmasına ve güçlenmesine yönelik bir çalışma bizim için. 50 senede her arkadaşımız taş üzerine taş koydu ve bu noktaya gelindi” ifadelerini kullandı.

DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN

Anıtkabir’e kalabalık bir kafileyle giden Eczacıbaşı VitrA Takımı, IOC tarafından verilen ‘Dünya Ödülü’nü de Ankara’ya götürdü.

‘ALDIĞIMIZ KUPA KAPILAR AÇTI’

Son dönemde Avrupa voleyboluna büyük bir damga vuran temsilcilerimizin adı ilk olarak 1980’de duyuldu. Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası dörtlü final maçlarına katılıp Avrupa ikincisi unvanıyla Türkiye’ye dönen Eczacıbaşı Kadın Voleybol Takımı’nın en önemli oyuncularından Selcan Teoman, hem Ankara gezisini hem de o dönemde yaşadıklarını MİLLİYET’e anlattı.

Forma giydiği dönemdeki şartların şu anki oyuncuların durumuyla kıyaslanmayacağını belirten Teoman, “Şu anda adeta sınırsız bir imkan var. Bizim zamanımızda çoğu zaman yurt dışındaki deplasmanlara bile otobüsle gidilirdi. Ve o zamanki rakiplerimiz gerçekten çok güçlüydü. Adeta rakipsizlerdi. Ancak biz büyük bir başarıya imza atarak Türkiye’ye voleyboldaki ilk Avrupa kupasını kazandırdık” dedi.

Aldıkları kupanın anlamının çok büyük olduğunu sözlerine ekleyen Selcan Teoman şöyle devam etti: “Bizim o dönemki kupamız her şey için bir ilk oldu, önemli kapılar açtı. Hem Türk voleybolunun bilinilirliği arttı hem de Türk kadınının neler başarabileceğini herkese gösterdi. Ardından da o zamanki adıyla İnönü Stadı’nda yapılan törende bize ‘Atatürk’ün kızları’ unvanı verildi. O zaman da Anıtkabir’e gelip bu duyguları yaşamıştık. Yaklaşık 40 yıl sonra yine aynı heyecanla buradayız. Böyle bir ziyaretten dolayı da çok mutluyuz.”

UNUTULMAZ BAŞARILAR

Eczacıbaşı VitrA Kadın Voleybol Takımı, 1968’de başladığı maratonda sayısız kupa kaldırdı. 1970’de İstanbul Şampiyonu, 1969-70 ve 1970-71 sezonlarında Türkiye üçüncüsü, 1971-1972’de Türkiye ikincisi oldu. 1972-1973 sezonundan başlayarak, 17 kez arka arkaya Türkiye Şampiyonu olarak bir rekor kırdı ve toplamda 28 Türkiye Şampiyonluğu elde etti.

Takım ayrıca üç Cumhurbaşkanlığı Kupası, sekiz Türkiye Kupası’nı, iki de Süper Kupa kaldırdı. Avrupa Kupaları’nda 2017’de 12. kez dörtlü final oynadı. 1999’da kazandığı “Avrupa Kupa Galipleri Kupası” ile Türkiye’ye voleybolda ilk Avrupa Şampiyonluk Kupası’nı getiren Eczacıbaşı Kadın Voleybol Takımı, 2015’te Avrupa Şampiyonlar Ligi Şampiyonu, 2015 ve 2016’da Dünya Kulüpler Şampiyonu oldu. 2018 de ise CEV Kupası’nı müzesine götürdü.

1980’de Avrupa İkinciliği’ne erişerek, Eczacıbaşı’nın kadın voleybolcuları, ‘Atatürk’ün Kızları’ ilan edildi. Turuncu-beyazlılar bunun yanında, 2000 ve 2017’de Avrupa ile 2005’te Avrupa Top Teams Kupası’nda kürsüye çıkarken, 2018-19 sezonunda da Spor Toto Şampiyonlar Kupasıyla başladı.

EĞLENCELİ YOLCULUK

Anıtkabir için sabahın erken saatlerinde yola çıkan eski voleybolcular yolculuk esnasında eğlenceli anlar yaşadı. Eczacıbaşı VitrA Başkanı Faruk Eczacıbaşı’nın da bulunduğu kafile yeniden buluşmanın da tadını çıkardı. Otobüste çekilen toplu resim de bunun bir kanıtı olarak tarihe geçti

İlgili Haberler

Seramiksan 5 sette kayıp

admin

Bahar Akbay: PTT’de bizim için her şeyi yaptılar

admin

Naz: Milli Takım’dan şüphem yok

admin

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul Ediyorum Devamını Oku...

Gizlilik & Çerez Politikası